Bazı uzman ekonomistler dar açıdan bakmak yerine altın piyasasına geniş açıdan bakarak boğa piyasası eğiliminden faydalanılması gerektiğini savunuyor. Degussa’da şef ekonomist olarak görev yapan Thorsten Polleit yatırımcıların ons altında her görülen zayıflıktan faydanalarak uzun vadeli stratejik pozisyon almaları gerektiğini savunuyor.

 

Eğer yatırımcılar altın varlık yatırımına uzun vadeden bakıyorlarsa ons altının şu anki fiyatı oldukça iyi seviyelerde. Önümüzdeki yıllarda muhtemelen ons altının fiyatı hayaliminizin ötesinde yüksek seviyede konumlanacak.

 

Ons altın geçtiğimiz hafta tarihi zirvesini zorlamış ardından gerçekleşen güçlü istihdam verisiyle birlikte hızla düşerek 2000 $ seviyesi üzerinde destek görmüştü. Haziran ayı vadeli altın fiyatı ons başına neredeyse yatay bir seyirle 2029 $ seviyesinde işlem görürken spot piyasalarda Salı günü sabah saatlerinde ons altın yine yatay bir seyrile 2022 $ seviyelerinde alıcı buluyor.

 

Polleit yaptığı değerlendirmede yıl sonu itibariyle ons altın fiyatını 2200 $ seviyesi civarında görüyor. Polleit’e göre yatırımcıların sadece biraz sabırlı olmaları gerekiyor.

Piyasa beklentileriyle Fed’in yorumları arasında büyük farklılıklar göze çarpıyor. Bu durumda ons altın varlığında güvenli liman talebi oluşturuyor. Piyasaların beklentileri ve merkez bankaları yorumları arasındaki farklılıklar uzun bir zamandır böylesi seviyelerde görülmemişti.

 

Piyasaların bu yıl politika faizinde kesintilerin gerçekleşeceğine dair kuvvetli inancı bir bakıma bu güne değin merkez bankalarının yaptığı tahminlerde piyasalara artan bir güvensizlik vermis olmasından kaynaklanıyor. Eğer Fed piyasaların beklentileri doğrultusunda faiz oranlarını azaltma yoluna girmeyecek olursa kısa-orta vade aralığında makroekonomik arka plan Fed’I bu noktada zorlayacak ve bu durum altın varlığında önemli bir yukarı yönde hareketlenme başlatacaktır.

 

Öyle görülüyor ki Fed’in faiz kesintilerine bu yaz başlayabilmesi için elinde yeterli piyasa verisi yok. Ama Fed’in yılın ikinci yarısı sonuna doğru faizleri kesmesi piyasaları çok da şaşırtmayacaktır.

 

Faiz oranları ve enflasyonun geçmiş verilerine baktığımızda Fed ve diğer merkez bankalarının piyasalarda güven kaybetmesinin bir önemli sebebi de büyüyen bankacılık krizi. Fed her ne kadar bu krizi görmezden gelmeye çalışsa da piyasalar bu kritik öneme sahip krizin geride bırakılmadığını hissediyor. Henüz daha Powell’ın ABD bankacılık sisteminin dirençli ve güçlü olduğunu yinelemesinin ardından birkaç gün geçmeden so olarak ABD’de yerel bankalardan biri olan First Republic Bankası battı.

Fed bir bakıma yatırımcıların zararına bankacılık krizini küçümsüyor.

 

Bankacılık krizi hala çok belirgin olarak yaşanmaya devam ediyor. Küçük ve orta ölçekli bankalarda fonlar büyük bankalara aktarılmaya devam ediyor. Ayrıca bankacılık sektöründe uygulanan maliyetlerin de arttığı belirgin olarak görülüyor. Buna ek olarak ABD’de henüz ticari emlak piyasasının yaratabileceği tam etkiyi görmüş değiliz.

Ekonomik ortamda yaşanan bu belirsizlikler yatırımcıları altın varlığına itmeye devam edecektir. ABD dolar endeksiyle birlikte tahvil getirilerinin de zor zamanlar yaşaması sebebiyle yatırımcıların altın dışında yönelmek istedikleri fazla yatırım seçeneği kalmamış gibi.

 

Küresel ölçekte politik, ekonomik ve sosyo-kültürel olarak küreselleşme güç kazanmadıkça ve ayrıca dünyada dolarsızlaşma hamleleri zayıflamadıkça ons altını 2000 $ seviyesi altına indirebilecek bir güç yok ortada yok gibi görünüyor.

Bankacılık sektöründe küresel sorunlar devam ettikçe ve piyasalarda para arzı artırıldıkça ons altın ve ons gümüş fiyatlarının değer kazanmaya devam ettiklerini görüyoruz.