Hiçbir piyasa altın piyasasında görüldüğü gibi hızlı ve dramatik bir dönüşüm hissiyatı göstermemiştir. Fiyatın bir kez oturduğunu düşünürsünüz, hemen bir manşet haber veya veri seti fiyatların düşüşe geçmesine veya hızla yükselmesine neden olabilir. 

 

Geçtiğimiz hafta Powell’ın birkaç sözü altın fiyatının son dört haftanın en düşük seviyesi olan 3300 $ seviyesi altına baskılanması sonucunu getirmişti. Çarşamba günü Fed politika faizinde bir değişikliğe gitmezken basın toplantısında Powell’ın şahin tonlaması altının bir saat içinde %1 üzerinde değer kaybetmesi sonucunu getirdi. Powell bu açıklamalarda Eylül ayı için faiz kararı almadıklarını belirtmişti. Bu basit bir cümle ile ons altın 30 $ seviyesi üzerinde kayıp yaşadı.

 

Powell’ın bu açıklaması piyasaların kendilerini faiz kesintisi beklentisi konusunda kendilerini hızlıca yeniden kalibre etmeye zorladı. Henüz geçtiğimiz hafta Perşembe günü ABD’de piyasa katılımcılarının yalnızca %37’si Eylül ayında faiz kesintisine gidilebileceğini düşünüyordu.

 

Ama altın piyasası için işler hızlı dönüşüyor. Cuma gününe geldiğimizde ABD’de açıklanan ve hayal kırıklığı yaratan istihdam verisi altın varlığının iki dakika içerisinde 30 $ seviyesinde fiyat sıçramasını getirdi. Spot piyasada aynı gün fiyat artışı devam ederken birim fiyat %2 üzerinde kazanımla 3361 $ seviyesine kadar yükseldi. 

 

Altının yükselmesi şaşırtıcı değil. Altın ekonomik belirsizlikler ortamında koruma görevini yerine getiriyor. CME FedWatch güncel ölçümleri artık Eylül ayında faiz kesinti ihtimalini %90 oranında görüyor. Yine benzer bir şekilde piyasalar artık yıl sonuna kadar tam bir puanlık faiz kesinti ihtimalini artırarak %50 seviyesinde tahminde bulunuyor.

 

ABD’de faiz kesinti beklentileri enflasyon baskılarının yüksek seyrettiği bir dönemde artış gösteriyor. Bu ortam altın varlığı için ideal bir ortam. 

 

Altın piyasasında yatırım talebinin güç kazandığı görülüyor. Ekonomik belirsizlik ortamında yatırımcılar altının her yatırım çeşidine yöneliyor. 

 

Dünya Altın Konseyi’nin güncel Altın Talep Eğilimleri raporuna göre 2025 yılında altına dayalı yatırım fonlarında görülen yatırım talebi 2020 yılı başından bu yana en yüksek seviyesinde konumlanıyor. Bununla birlikte Dünya Altın Konseyi altına dayalı yatırım fonlarının büyümesi için yeterli alan olduğunu belirtiyor. Hatta Konsey bu noktada fonlarda rekor zirvelerin görülebileceğini vurguluyor.