Stagflasyon ve yeni altın standardı

Enflasyon baskıları piyasalara uzun bir aradan sonra geri döndü ve artık daha da zayıflamış bir küresel ekonomi bu baskılara eşlik ediyor.

Piyasalarda resesyon ve hatta ötesinde stagflasyon yaşanabileceği konuşuluyor. Ukrayna krizinin daha da derinleştiği şu günlerde dünya kendini yeniden düzenlemeye çalışıyor. Tüm bu yeni düzenleme çabaları daha öncesinde başlamış olan ekonomik sorunları daha da karmaşıklaştırıyor. Fiat para birimlerinin sonu gelebilir mi? Birçok uzman bunu tartışıyor.

Stagflasyon’dan kaçabilir miyiz?
Küresel ölçekte en çok bilinen ve konuşmalarda örneği verilen stagflasyon tecrübesi piyasalarda 1970’li yıllarda yaşanmıştı. 1970’li yılların sonuna doğru Paul Volker enflasyonu terbiye edebilmek adına faiz oranlarını beklenmedik bir oranda artırmıştı. Ancak ülkelerin ulusal borç yükleri çok fazla olduğundan artık böylesine hızlı faiz artırımlarına gidilemiyor. 1970’li yıllarında sonunda artırılan faiz oranı bugün uygulanmış olsa muhtemelen ekonomiler çöker. Günümüz 1970’lere kıyaslandığında bir diğer temel farklılık da 1970’ler dünyası çok daha fazla homojendi.  Yaşanılan sorunlar nispeten daha yerel ölçekte yaşanıyordu, ve böylesi durumlarda bir diğer ülke sorun yaşanılan ülkeye destek verebiliyordu. Günümüzdeki benzeri bir yaklaşım artık neredeyse imkansız, neredeyse her bir ülkenin makroekonomik parametreleri aynı seviyede kurulmuş durumda, ekonomi ve faiz politikaları çok benzer. İyi veya kötü yönde küreselleşme hepimizi birbirimize bağlıyor.

Altın standardına geri dönüş mü yaşanacak?
Eğer fiyat para birimleri çok hızlı değer kaybeder ve faiz oranları beklentilerin ötesinde artmaya devam ederse bir kırılma noktasıyla karşı karşıyayız. Küresel ölçekte merkez bankalarının bilançoları umutsuz bir şekilde şişirilmiş durumda. Birçok para biriminin çökmekte olduğuna dair işaretler alıyoruz. Avrupa Merkez Bankası ve Avrupa ulusal merkez bankalarının son derecede borçlu oldukları ortada. Faiz oranlarının yüksek olduğu ve istikrarlı bir şekilde yükselmeye devam edeceği böylesi bir ortamda bu sorunu aşmak çok zor olacaktır. Fiat para birimlerinin gerçek değerini kaybetmesiyle hangi ülkede ne miktarda altın olduğu belirginlik kazanacaktır. Bunlara dayanarak altının yeni para sisteminin temelini oluşturması muhtemeldir. Tabi bu sistemin kurulabilmesi öncesi birçok farklı durumun ortaya çıkması ve gelişmesi gerekmekte.

Dolarizasyon durumu
Her ne kadar Ukrayna krizi 8 yıldan uzun bir süredir devam ediyor olsa da, Rusya’nın askeri müdahalede bulunması sonunda dolarsızlaştırmaya dair ilk adımlar atılmaya başlandı. Nato ve Rusya arasında yaşanan bu vekalet çatışmaları, Rus döviz rezervlerinin dondurulması ve görülmemiş yaptırımların uygulanması hem Rusya hem de Batı’ya çokça uykusuz geceler yaşatacak.
 
Küresel bir finans savaşı yaşanıyor. Her iki taraf da kaybetmeyi kabul edemeyeceğinden durum daha da kötüye gidebilir. 
 
Bu çatışma, vekalet savaşı ve kriz bize bir kez daha altının ne kadar önemli bir varlık olduğunu net bir şekilde gösterdi. Tek bir hamleyle Batı Rusya’ya ait olan rezerv parasını engelleyebildi. Bu durum Rusya gibi bir ülkenin dahi siyasi amaçlı yaptırımlara karşı güvende olmadığını gösterdi. Daha öncesinde böylesine bir durum sanki sadece Kuzey Kore’ye uygulanabilir diye sanılıyordu. Altının bir ülkenin sınırları içerisinde olması böylesi bir dengesiz bir durumun yaşanmasını engelleyecek bir önlem oluşturmaktadır.

Rus altın standardı
Rusya şu an elinde bulunan altın rezervlerinin yeniden değerlendirmesini yapıyor. Rusya’nın elinde bulunan altın varlığı artık Rusya’nın gerçek parası. Rusya’ya karşı Batı’nın uyguladığı yaptırımlar ülkeye çok büyük zorluklar yaşatıyor olsa da Rusya Devleti’nin Batı ülkelerine kıyasla daha az borçlu bir devlet olduğu biliniyor. Ayrıca Rusya’nın iyi bir seviyede altın rezervi olduğu da biliniyor. Bu rezervler fiat para birimi sorununu çözebilecek seviyede. Rusya’nın elinde bulunan altın miktarının para birimlerini dengelemek amacıyla kullanılıyor olması sebebiyle en azında Avrasya’da yeni bir altın standardının getirilebileceğini göz ardı etmemeliyiz. 
 
YASAL UYARI:

Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri genel bilgilendirme amacı ile hazırlanmış olup yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir. Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
2022-04-04 13:14:19
Müşteri Hizmetleri
0212 603 05 63